Çocuklar hayata gözlerini açtıkları ilk andan itibaren yetişkin olana kadar bedenen olduğu kadar duygusal ve bilinçsel olarak da sürekli olarak gelişim içindedirler. Bu gelişim esnasında çocuklar hem çevresindekileri hem de bu çevre içindeki davranış ve duyguları tanımaktadır. Çocuklar çevresindeki her hareketi inceleyerek duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını buna göre şekillendirmektedir.

Çocukların gelişimleri süresince öğrendikleri ve gördükleri ile beraber davranışları da şekillenmektedir. Bu gelişim esnasında çocukların her yaş döneminde belirli davranışlar sergilemesi gerekmektedir. Aslında her çocuğun sergilediği davranışlar öğrenmesi ve gelişim sürecinin bir parçası olarak adlandırılmaktadır. Ancak bu gelişim sürecinde bazı çocuklar yaş dönemlerinde beklenen birçok farklı davranış sergilemektedir. Bu durumlar da davranış bozukluğu olarak adlandırılmaktadır.

Davranış Bozukluğu Nedir?

Davranış bozukluğu çocukların çeşitli nedenler ile edindikleri duygu, düşüncelerini ve iç dünyasındaki çatışmalarını davranışları ile göstermesine denilmektedir. Çocuklarda görülen sinirlilik durumu, inatçılık ve hatta hissizlik davranış problemlerine olan bir örnek olmaktadır. En sık görülen çevresel faktörler ise yalan söyleme, küfür ve argo konuşmalar ile okuldan kaçma ve kavga gibi durumlar bunlara en iyi örnektir.

davranis-bozuklugu-olan-cocuklara-nasil-davranilmali.jpg

Çocukların sergilediği bizlerin hoşuna gitmeyen her davranışı davranış bozukluğu olarak adlandırılmamaktadır. Bir davranışın bozukluk olabilmesi için birçok etkenin bir arada olması gerekmektedir. Burada önemli olan konuların başında çocuğun yaşı oldukça etkilidir.

Bir diğer etken ise çocuğun sergilediği davranışın ne olduğunu bilmesi ve etkilerinin farkında olması beklenmektedir. Eğer bir çocuk davranışının yanlış olduğunu biliyor ve yapıyorsa bu durumda davranış bozukluğundan söz edilebilmektedir.

Çocukların Yaş Gruplarında Beklenen Davranışlar

Çocukların belirli yaş dönemlerinde sergilemesini bekledikleri davranışlar bulunmaktadır. Çocuğun içinde bulunduğu yaş grubunun kendine özgü davranışları bulunmaktadır. Bu nedenle çocukların içlerinde bulundukları yaş gruplarının özelliklerini oldukça iyi bilmek gerekmektedir.

Çocuklar özellikle 3 yaşlarından sonra hayal dünyaları oldukça gelişmiş olur. Bu nedenle de yaptıkları hareketlerin gerçek olup olmadıklarını anlamaları oldukça zor olmaktadır. Bu yaş gurubunda çocuklar hayal dünyası çok geniş olduğu için inanılmaz öyküler anlatabilir.

Özellikle 3-4 yaşlarında söylenen yalanların yalan olduklarını bilmezler genel olarak hayal dünyalarından gelir bu söylemler. Ancak daha ileri yaş gruplarında özellikle 10’lu yaşlardan söyle söylenen yalanlar bir davranış bozukluğunun işareti olmaktadır.

Bir Davranışın Davranış Bozukluğu Olarak Sayılmasının Kriterleri

Çocuklarda görülen davranış bozuklukları öncelikle yaşının özelliklerinin üzerinde olmalıdır. Bir diğer neden ise davranışın aşırılık ve yoğunluk içermesidir. Bir davranışın davranış bozukluğu olarak adlandırılması için aşırıya gitmesi gerekir. Örneğin çocuklarda görülen huysuzluk ve aksilik belli durumlara kadar normal iken bu durum belirli bir etkinin üzerine çıkıp başkasına zarar verirse o zaman davranış bozuklu olarak kabul edilmelidir.

Çocuklardaki hal ve hareketler belirli dönemler için geçerli olmakta ve kısa süre sonra sona ermektedir. Ancak bir durumun uzun süre ve sürekli devam etmesi davranış bozukluğuna örnek olmaktadır. Olumsuz davranış türlerine örnek olan durumlardan bazıları ise anne ve babanın boşanması, okul ve ortam değişikliği, ergenliğe geçiş gibi durumlar davranış bozukluklarına neden olabilmektedir.

Davranış Bozuklukların Genel Nedenleri Nelerdir?

Çocuklarda görülen davranış problemlerinin altında birçok neden olmaktadır. Bunların en başında otoriter ve uzun zaman boyunca ilgisiz bırakılan çocuklarda ilgi çekme nedeni ile olabilir. Ayrıca çocuklar genel olarak bulundukları ortamlarda ilgi çekmek için farklı davranışlar içine girebilmektedir. Çocuklar ebeveynlere karşı güç kazanma nedeni ile de davranış bozukluğu olarak adlandırılan davranışlar içine girebilmektedir.

Çocukların anne ve babalarından şiddet görmesi ya da yeterli sevgi görmemesi nedeni ile intikam alma isteğinde olabilmektedir. Aşırı tutumlu davranışlar, şiddet ve baskıcı tavırlar aileye karşı öfke duyma ve intikam alma isteğini doğurabilmektedir.

Bir diğer davranış bozukluğuna iten neden ise çocukların kendilerini yetersiz hissetmesidir. Çocuklara yeterli güven verilmediği ve özgüven eksikliği olması durumunda bu durumu gizlemek için ya da korku gibi nedenlerden ötürü davranışsal sorunlar meydana gelebilmektedir. Duygusal olarak çabuk kırılan çocukların kendilerine yetememesine ve davranışsal sorunların oluşmasına neden olabilmektedir.

Davranış Bozukluğu Olduğu Nasıl Tespit Edilir?

Çocuklarda görülen davranış bozuklukları ilk olarak yakın çevre tarafından gözlemlenerek öğrenilebilmektedir. Özellikle ev ortamında olan çocukların aile bireylerine sürekli karşı gelmesi ev içinde ve dışında küfür ve argo kullanımı ile eşyalara ve kendine ya da kardeşine zarar verme bunlardan bazılarıdır.

Okul ortamlarında evde olduğundan daha çok zaman geçirilmektedir. Özellikle öğretmenler çocukların davranış problemlerini çok daha rahat bir şekilde tespit edebilmektedir. Bu nedenle psikolojik tedavilerde öğretmenlerin düzenlediği raporlar çok daha dikkatli bir şekilde takip edilmektedir. Öncelikle davranış bozukluklarının takip edilebilmesi için yaş grubunun davranış özelliklerini iyi bilmesi ve çocuğunu iyi bir şekilde takip etmesi gerekmektedir.

Davranış Bozukluğu Olan Çocuklara Nasıl Davranılmalıdır?

Öncelikle davranış bozukluğunun çeşitli ruhsal ve bedensel nedenlere bağlı olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle genel olarak baskıcı ve ayıplayıcı söylem ve davranışlardan uzak durulmalıdır. Çocukların düşüncelerinin sorulması ve onların dinlenmesi gerekmektedir. Okul ortamında ya da arkadaş ortamında fikirleri sorulmalı ve fikirlerine saygı gösterilmelidir.

Çocukların davranışlarının ayıplanması ya da fikirlerinin önemsenmemesi içine kapalılık yada davranışlarını gizleme gibi durumlara neden olmaktadır. Bu durumlarda ileriki dönemlerde çok daha ileri seviye davranış bozukluklarına neden olabilmektedir. Öncelikle çocuklarda karşılaşılan sorunlar ile ilgili olarak profesyonel destek alınması son derece önemli olmaktadır.

Çocuklara Karşı Ailenin Tutum ve Davranışları

Çocuklarda meydana gelen davranış problemlerinin en büyük etkileri aile içinde olmaktadır. Ailede yeterli desteği görmeyen çocuklar hırçın davranışlar sergileyebilmektedir. Ayrıca bazı durumlarda ise aileden göremediği sevgiyi dışarıda aramaya başlayarak daha problemli davranışlara neden olabilmektedir. Öncelikle aile tarafından çocuğun davranışlarına dikkat edilmesi ve saygı gösterilmesi gerekmektedir.

Çocukların dinlenmesi ve davranışlarının nedenlerinin sorulması ve hatta bu davranışlarının sonuçlarının anlatılması son derece önemlidir. Bu konuşmalar esnasında azarlamak ve bağırmak gibi durumlardan kaçınılması ise çok daha önemlidir. Unutulmamalıdır ki öncelikle çocukların duygusal olarak güçlendirilmesi son derece önemli olmaktadır.

Davranış Bozukluklarında Psikolojik Destek Alınması

Çocuklarda ya da aile içinde oluşan birçok problem önemsenmemektedir. Özellikle çocuklarda olan davranış bozuklukları çoğu zaman ileride geçeceği düşüncesi ile dikkate alınmamaktadır. Ancak çocuğun yaş dönemine uygun davranışlar sergilemediği görüldüğünde takip edilerek profesyonel bir destek alınması son derece önemlidir.

Meryem Yerli özel eğitim öğretmeni olarak çocuklarda görülen davranış problemleri için öncelikle aile ve çocukla birlikte sorunlar gözlemlenmektedir. Yaptığımız gözlemler sonucunda durumlar tespit edilerek bir rehabilitasyon ve eğitim süreci belirleyerek yapılması gereken tüm işlemleri aile ile birlikte uyum içerisinde yerine getirmekteyiz.

Özellikle çocukların oyun ortamında daha rahat bir şekilde duygu ve düşüncelerini anlattıkları gözlemlenmiştir. Bu nedenle çocukların yaşadığı davranış bozukluklarının tedavisinde oyun terapisi oldukça önemlidir.

Oynanan oyunlar esansında çocuğun içindeki duygu ve düşüncelerin dışa aktartılması sağlanarak hangi tür davranışlar sergilendiği çok rahat bir şekilde gözlemlenmektedir. Yine aynı şekilde oyun esnasında olması gereken davranışlar gösterilerek bilinçaltındaki o davranışların düzeltilmesi sağlanmaktadır.

Çocuklar hayal dünyaları geniştir ancak beyinleri de her türlü bilgi ve sevgiye açtır. Bu nedenle çocukların her anında onlara sevgimizi ve saygımızı göstermeli birere birey olduklarını unutmamamız gerekmektedir.

İletişim Formu