Otizm tedavisi için günümüzde kullanılan birçok farklı eğitim yöntemi bulunmaktadır. Bu tedaviler genel olarak birkaç başlık altında sıralanabilir iken, her çocuğa uygulanacak tedavi yöntemleri birbirinden farklıdır. Bu tedavi yöntemlerine ise Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı ismi verilir. Söz konusu olan programlarda en önemli nokta ise ailenin bu eğitime dâhil olmasıdır. Çünkü otizm spektrum bozukluğuna sahip bir çocuğun eğitimi belli bir saat içerisinde değil, yirmi dört saat boyunca sürer. Dolayısıyla eğitimcinin çocuğun yanında olmadığı zamanlarda da ailenin tedaviye devam etmesi gerekir. Diğer türlü çocukta olumlu anlamda bir gelişim gözlenmesi son derece zordur.

otizmde-kullanilan-egitim-yontemleri.jpg

Otizmde çocukların eğitimi için kullanılabilecek yöntem sayısı geçmiş zamanlarda çok daha sınırlıyken, günümüzde bu konuda birçok farklı yöntemin aktif şekilde kullanıldığı görülmektedir. Bu durum olumlu bir durum olarak kabul edilse bile, olumsuz tarafları da vardır. Bunlardan bir tanesi bazı uygulamaların bilimsel açıdan etkinliğinin kanıtlanmadan ve bilimsel araştırmaların sonuçları dikkate alınmadan olumlu etki gösterdiğine dair yorum yapılarak zaman ve motivasyon kaybına yol açmasıdır. Bu yüzden çocuğun eğitimi için uygulanacak olan yöntemin bilimsel araştırmalar tarafından etkinliğinin kanıtlanmış olması son derece önemlidir.

Otizmli çocukların eğitiminde çocuğun eğitimde gösterdiği performans, yaş, ailenin eğitime ne derece katılım sağladığı gibi etkenler belirlenerek bunların arasından çocuk için en faydalı olan eğitim yönteminin tercih edilmesi gerekir. Ayrıca sık değerlendirmelerle bu yöntemin çocuk üzerinde etkili olup olmadığı belirlenmelidir. Bahsi geçen yöntemlerin hepsi bilimsel dayanakları son derece güçlü olan yöntemler olmakla beraber, her çocuğun her yöntemle kesin gelişim sağlamayacağı göz önünde bulundurulmadır. Bu yüzden mutlaka çocuğa uygun bir yöntemin seçilmesi önem arz eder. Otizmde tercih edilebilecek başarı oranı yüksek tedavi yöntemleri şu şekilde sıralanabilir:

Uygulamalı Davranış Analizi (UDA)

Uygulamalı Davranış Analizi, otizmde en çok bilinen ve en etkili uygulamalardan biridir. Bu tedavi yöntemin diğer ismi ise Davranışçı yöntem olarak bilinir. Birçok davranışın çevre tarafından bir şekilde ödüllendirildiği ya da cezalandırıldığı görüşüne dayanan bu yöntem ile bireyin davranışları ve bu davranışlarla alakalı çevresel özellikler analiz edilerek çevresel uyarıcıları değiştirerek bireyin olumlu davranışlarının artırılması, istenmeyen davranışlarının ise azaltılması hedeflenir.

Yaygın gelişimsel bozukluğu bulunan çocuklarda kazandırılması ve artırılması hedeflenen davranışlara; iletişim becerileri, sosyal beceriler, oyun ve taklit becerileri, günlük yaşam ve öz bakım becerileri örnek verilirken, azaltılması ve ortadan kaldırılması gereken davranışlara ise kendini uyarıcı davranışlar, öfke nöbetleri, ısırma, bağırma, vurma gibi çevresine ve kendisine zarar verici davranışlar örnek verilebilir. Uygulamalı davranış analizi uygulamaları söz konusu olduğunda ilk aşamada hedef davranışın ne olduğu belirlenir ve bu davranışın en doğru tanımı yapılır. Bu süreç içerisinde sistemli bir şekilde kayıt tutma ve gözlem yapma tekniğinden faydalanılır. Davranış değiştirme yöntemine karar verdikten sonra, bu yöntem aktif şekilde uygulanır ve aynı gözlem ile kayıt tutma teknikleriyle sürekli olarak veri toplanarak yapılan müdahalenin etkisi değerlendirmeye alınır.

Bu değerlendirme sonucunda ise uygulamanın süründürülmesi, kesilmesi ya da uyarlanması konusunda yeni bir karar alınır. Uygulamalı davranış analizinin yaklaşık olarak 150 yıllık bir geçmişi olmasıyla beraber, özellikle küçük yaşlarda otizmli çocuklarda en etkili yöntem olduğu bilinen bir eğitim yaklaşımıdır. Uygulamalı davranış analizi; otizmli çocukların yaşam kalitesini artırmayı olabildiğinde bağımsız bir hayat sürmelerini sağlamayı hedefler. Uygulamalı Davranış Analizi; sadece otizm spektrum bozukluğu olan çocukların eğitiminde kullanılmamaktadır. Günlük hayatta çevrede bulunan birçok insanla farkında olmadan Uygulamalı Davranış Analizi ilkelerine dayanan etkili bir ilişki kurulur.

Temeli Uygulamalı Davranış Analizine dayanan birçok farklı uygulama söz konusudur. Bu uygulamalar şu şekilde sıralanır:

Ayrık Denemelerle Öğretim

Temel olarak Uygulamalı Davranış Analizine dayanan geleneksel ancak etkin başarısı kanıtlanan bir yöntem olarak karşınıza çıkar. Birebir öğretim sistemi ile çocuğa birçok öğretim sunumu yapılır ve Öncül-Davranış-Sonuç sistemi hayata geçirilir. Birinci aşamada (öncül) çocuğa bir yönerge sunulur ya da soru sorulur. İkinci aşamada (davranış) çocuktan bir tepki beklenir. Üçüncü aşamada (sonuç) ise eğer hedeflenen davranışlara ulaşılmış ise çocuk ödüllendirilir. Yanlış yaptığında bu görmezden gelinir ya da düzeltilir. Bir denemeden sonra 3-5 saniye bekleme süresinden sonra, ikinci deneme adımına geçilir ve bu şekilde peş peşe önceden belirlendiği kadar deneme gerçekleştirilir.

Yanlışsız Eğitim Yöntemi

Temel olarak Uygulama Davranış Analizine dayanan bir diğer yöntem ise Yanlışsız eğitim yöntemleridir. Bu öğretim yönteminde hata seviyesinin düşük olması bireyin daha fazla pekiştirmesi, öğreten ve öğrenen arasında olumlu bir etkileşim kurulması ile öğretim sırasında uygun olmayan davranışların daha az ortaya çıkmasına neden olur. Dolayısıyla bu öğretim yöntemi; tepki ipuçlarının sunulduğu ve uyaran ipuçlarının kullanıldığı öğretim yöntemlerinin bir araya gelmesi ile oluşur. Tepki İpuçlarının Sunulduğu Öğretim Yöntemleri şu şekilde sıralanır:

  • Sabit Bekleme Süreli Öğretim,
  • Artan Bekleme Süreli Öğretim,
  • Eş Zamanlı İpucuyla Öğretim,
  • Davranış Öncesi İpucu ve Sınamayla Öğretim,
  • Aşamalı yardımla Öğretim,
  • Davranış öncesi İpucu ve Silikleştirmeyle Öğretim,
  • İpucunun Giderek Artırılmasıyla Öğretim,
  • İpucunun Giderek Azalmasıyla Öğretim.

PECS (Resim Değiş-Tokuşuna Dayalı İletişim Sistemi)

Bu yöntemde Uygulamalı Davranış Analizine dayanan alternatif bir iletişim yöntemi olarak karşınıza çıkar. Normal bir dil ve iletişim gelişimi aşamasına göre planlanırken, öncelikli temel iletişim ilkelerini kazandırmayı ve sonraki aşamada ise belli mesajları iletmeyi öğretmeyi hedefler. Bu durumda çocuğa; istediği herhangi bir nesneyi ya da etkinliği elde etmek için o nesnenin ya da etkinliğin resmini karşısındaki kişiye vermesi öğretilir.

Mesaj iletimi için öncelikli olarak tek resimler kullanılır. Sonrasında ise giderek birden fazla resmin bir araya getirilmesi ile cümleler kurulur. PECS öğrenen çocukların çok önemli bir bölümünün işlevsel olarak iletişim kurabildikleri, dolayısıyla bu çocukların bir bölümünde resimler aracılığıyla iletişimin ve konuşmanın geliştiği, davranış sorunlarının ise giderek azaldığı görülmektedir. PECS konuşmayan ya da henüz konuşmayı işlevsel olarak kullanamayan her çocuğa rahatlıkla öğretilebilir.

Video ile Model Olma Yöntemi

Video kaydı ile model olma yönteminde kişinin öğrenmesi talep edilen becerilerin uygulanması video aracılığıyla birebir izlettirilir. Görüntüde yer alan herhangi biri olabileceği gibi, bireyin kendisi de olabilir. Fiziksel ipuçları sunularak bireyin gördüğü her şeyin birebir aynısını yapması sağlanır. Sonraki aşamada ise bireye sunulan yardımlar sistematik olarak azaltılır ve öğretim sırasında uygun olan davranışlar pekiştirilir. Model olma yöntemi, yaygın gelişimsel bozukluk yaşayan bireylerin sosyal, öz bakım, iletişim ve günlük yaşam becerileri gibi birçok beceriyi kazanma konusunda başarılı etkiye sahip olduğuna dair yapılan araştırma sonuçları vardır.

Doğal Ortamlarda Öğretim

Uygulamalı Davranış ilkelerine dayanan, öğretim amaçları çocuğun ilgi ve ihtiyaç duyduğu günlük rutinlerine, etkinliklerine yerleştirtildiği bir yöntem şeklidir. Özellikle erken çocukluk döneminde aktif şekilde kullanılan bu yöntemin etkinliği kanıtlanmıştır. Çocuğun girişim ve istekleri birer öğretim fırsatı olarak nitelendirilir ve değerlendirilir. Eğer çocuğun bir girişim ve isteği bulunmuyorsa, çevresel düzenlemelerle beraber ihtiyaçlar yaratılır. Örnek vermek gerekirse; çikolatayı seven bir çocuğun istekte bulunduğu halde çikolatanın çocuğun uzanamayacağı bir yere konumlandırılması ve yetişkin kişiden istekte bulunmasının beklenmesi bir doğal öğretim olarak kabul edilir.

Etkinlik Çizelgeleri

Etkinlik çizelgesi; bireyin bir dizi etkinliği yerine getirmeye yönlendiren sözcük ve görsel seti olarak bilinir. Etkinlik çizelgesi birbirinden çok farklı şekillerde olabilir. Ancak henüz okuma yazma bilmeyen çocuklar için hazırlanan etkinlik çizelgesi, başlangıçta her sayfasına çocuğu etkinlikle meşgul olmaya ya da ödüllendirmeye yönlendiren görsel ipuçları bulunan üç ya da dört halkalı dosyalardır. Etkinlik çizelgesi ile çocukta bulunan sosyal beceriler, eşleme becerileri, taklit becerileri gibi beceriler öğretildiği gibi çocuk etkinlik çizelgesini takip etmeyi öğrendikten sonra özellikle otizmli çocuklarda sorunlu davranışların artmasına neden olan boş zamanları değerlendirmek ile öğretilir.

Otizm Tedavi Yöntemleri Meryem Yerli ’de

Özel eğitimde kalite ve güven; çocukların genel gelişimi için çok önemli bir konu olarak karşınıza çıkar. Bu yüzden her zaman alanında uzman ve çocuğun özelinde etkili tedavi ve terapi yöntemlerini hayata geçiren özel eğitim kurumlarına bir şans verilmelidir. Meryem Yerli; söz konusu özel eğitimde kalite ve uygun tedavi şekillerini uygulamak olduğunda beklentileri karşılayan hizmet prensibi ile dikkat çeken profesyonel bir kurumdur. Uzun yıllardır bu sektörde kanıtladığı başarısı ile rakiplerinden hep öne çıkmayı başaran Meryem Yerli, özel eğitime ihtiyacı olan her bireye yuva sıcaklığında ve huzurun odak noktası olarak kabul edildiği eşsiz bir konfor alanı yaratır. Bu yüzden Meryem Yerli farkı her anlamda dikkat çeker. Sizde bu noktada çocuğunuza bir iyilik yapmak ve onu geleceğe Meryem Yerli güvencesinde hazırlamak istiyorsanız web sitemize göz atabilir ve iletişim numaralarımızı kullanarak alanında uzman ekibimizle hemen irtibat kurabilirsiniz.

İletişim Formu